Yılmaz Vural'ın Milli Sevdası


Türk futbolunun en renkli simalarından birisi kimdir? diye sorulsa bir çoğumuz şüphesiz Yılmaz Vural'ın ismini verir. Renkli kişiliği, saha kenarında yaptığı hareketler ve hatta oyuncularına kızdığı zaman tokat atması yıllardır konuşulup durdu. Kimileri Yılmaz hocayı bir şovmen olarak değerlendirirken kimileri de bu durumu Yılmaz hocanın aşırı heyecanlı olmasına bağladı. Ancak Yılmaz hocanın da kendisini savunacak güçlü nedenleri var. Bizlere Hırvatistan'ın teknik direktörü Slaven Bilic'i ve Maradona'yı örnek gösteriyor. Yılmaz Hoca "Beni hep magazinsel yönde değerlendiriyorlar. Yok yerden yere atlarken kulübedeki halimi gösteriyorlar. Euro 2008 finallerinde Slaven Bilic'in yaptığı hareketleri herkes gördü. Maradona uzatma dakikalarında gol attıkları maçın sonrasında yaptığı hareketleri dünya gördü. Bunlar sadece bazı örnekler. Benimde bu coşkumdan dolayı hep bu yönüm ön plana getirildi. Bu nedenle Türkiye beni çok kırdı" demiş.




Yılmaz hoca bununla da kalmıyor ve ekliyor: Milli takıma talibim... Türkiye'de toplam 19 lig takımı çalıştıran hatta bu durum için bazen latife yapmaktan bile çekinmeyen Yılmaz Vural, Fatih Terim'den boşalan koltuğa oturmak istediğini söylüyor. Her teknik adamın yaşadığı ülkenin takımına Yılmaz Vural gibi hizmet etmek istemesini doğal karşılıyoruz. Ancak olaya bir de şu açıdan bakalım. Federasyon başkanı Mahmut Özgener ve kurmaylarının Yılmaz Vural ismi üzerine tartıştığını varsayalım. Diyelimki de Özgener, Yılmaz Vural'ı da takımın başına getirmeyi gerçekten istiyor. Levent Kızıl'a "Yılmaz Hocayı getirsek nasıl olur? diye soruyor ve ekliyor: Hem kendisi de Milli takımda çalışmayı istiyormuş. İşte o sırada Kızıl ve arkadaşları hemen araya giriyor "Aman sayın başkan ne yapıyorsunuz? Yılmaz Vural bu yıl bir takım düşürmeyince ülkedeki imajını ne çabuk unuttunuz. Ayrıca basın da bizi yerden yere vurur. Lütfen bunu ne siz söylemiş olun, ne de biz duymuş olalım." der ve bu olay 1 dakika içinde kapanır.

0 yorum: